Ehl-i keşf-el kuburun müşahedesiyle, müteaddid vakıatla, tahsil-i ulûm anında vefat eden bazı müştak ve ciddî bir talebe-i ulûm, şehidler gibi kendini hayatta ve kendi dersiyle meşgul görüyor. Hattâ meşhur bir ehl-i keşf-el kubur, vefat eden ve ilm-i Sarf ve Nahiv okuyan bir talebenin kabrinde, Münker Nekir'e nasıl cevab verecek diye murakabe etmiş ve müşahede edip işitmiş ki: Melek-i sual ondan sordu: مَنْ رَبُّكَ "Senin rabbin kimdir?" dediği zaman o Nahiv dersiyle iştigal ederken vefat eden talebe, o meleğin cevabında demiş:" مَنْ mübtedadır, رَبُّكَ onun haberidir." Nahiv ilmince cevab vermiş, kendini medresede zannetmiş. Şualar 329
İmam-ı Şafiî (K.S.) gibi büyük zâtlar, "Talebe-i ulûmun hattâ uykusu dahi ibadet sayılır" diye ziyade ehemmiyet vermişler. Şualar 314