Şeriat Dairesinde Ulü-l Emre İtaat Farzdır
Asker neferatı siyasete karışmaz. Yeniçeriler şahiddir. Siz Şeriat dersiniz, halbuki Şeriata muhalefet ediyorsunuz ve lekedar ediyorsunuz. Şeriatla, Kur’an ile, hadîs ile, hikmet ile, tecrübe ile sabittir ki: Sağlam, dindar, hakperest ulü-l emre itaat farzdır. Sizin ulü-l emriniz, üstadınız; zabitlerinizdir. Nasılki mahir mühendis, hâzık tabib bir cihette günahkâr olsalar, tıb ve hendeselerine zarar vermez. Kezalik münevver-ül efkâr ve fenn-i harbe aşina, mektebli, hamiyetli, mü’min zabitlerinizin bir cüz’î nâmeşru hareketi için itaatınıza halel vermekle Osmanlılara ve İslâmlara zulmetmeyiniz! Zira itaatsizlik yalnız bir zulüm değil, milyonlarca nüfusun hakkına bir nevi tecavüz demektir. Bilirsiniz ki, bu zamanda bayrak-ı tevhid-i İlahî sizin yed-i şecaatinizdedir. O yed’in kuvveti de itaat ve intizamdır. Zira bin muntazam ve mutî asker, yüzbin başı-bozuğa mukabildir. Ne hacet, yüz sene zarfında otuz milyon nüfusun vücuda getirmediği böyle pekçok kan döktüren inkılabları siz itaatınızla kan dökmeden yaptınız.
Divan-ı Harb-i Örfi 27
Kur’an ve hadîs ve hikmet ve tecrübe ile sabittir ki: Haklı âmire itaat farzdır.
Hutbe-i Şamiye 104
Vatan ve millet menfaatinde, hususan nizam-ı askerîde ulü-l emre itaat farzdır. Şeriat-ı Muhammedînin (Aleyhissalâtü Vesselâm) muhafazası da itaat iledir.
Hutbe-i Şamiye 104
Fahr-i Âlem’in (Aleyhissalâtü Vesselâm) fermanını size tebliğ ediyorum ki, şeriat dairesinde ulü-l emre itaat farzdır.
Hutbe-i Şamiye 105